Koronavirüsün Omicron varyantının Türkiye’de altı şahısta tespit edilmesi üzerine yeni tedbirler alınıyor. Bu kapsamda, olay artışını engelleme gayesiyle aşıların daha evvel altı ay olan hatırlatma doz aralığı üç aya indirildi. Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca tarafından yapılan açıklamada Omicron varyantının yakın gelecekte baskın hale gelebileceği ama hasta etme gücü açısından olumsuz bir durum olmadığı bildirildi.
DW Türkçe aşı dozu aralığının azaltılması kararını, alınabilecek ilave önlemleri, Omicron hakkında eldeki bilgileri ve hastanelerdeki yoğunluk durumunu uzmanlara sordu.
“Hatırlatma dozlarını mRNA olarak önermeli”
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necmettin Ünal kararı olumlu karşıladığını belirtti. Ünal, “Eldeki bilgiler mevcut aşıların Omicron’a karşı etkililiğinin Delta varyantına kıyasla daha az olduğunu ve bir hatırlatma dozu yapıldığında bunun yüzde 70-75 oranlarına çıktığını gösteriyor” dedi.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sıhhati Anabilim Kolu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tuğrul Erbaydar da hatırlatma doz aralığının üç aya çekilmesini gerçek bulduğunu söyledi. Fakat bir şerh de düştü:
“Problemli olarak gördüğüm nokta hatırlatma dozlarının inaktif yahut mRNA aşılarıyla, seçenekli olarak yapılabileceğinin açıklanması. Bugün inaktif aşıların tesirliliğini tekrar sorgulamamız gerekiyor. Hatırlatma dozlarını mRNA olarak önermekte yarar var.”
“Karar alırken Omicron hadiseleri incelenebilirdi”
Almanya Bonn Rheinische Friedrich-Wilhelms Üniversitesi Yenidoğan ve Çocuk Ağır Bakım Bilim Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Soyhan Bağcı ise “Türkiye’de farklı aşı uygulamaları yapıldı. Sinovac üzerine bir doz Sinovac, bir doz Biontech, iki doz Biontech… Biontech üzerine Sinovac… Bu hususta başlar karıştı. Herkese birebir takvimi uygulamayı gerçek görmüyorum” dedi.
Bağcı kendi teklifini ise şu sözlerle aktardı: “İlk Omicron olayları Türkiye’de tespit edilmeye başlandıktan çabucak sonra değişik kombinasyonlarda aşı olan bireylerden antikor cevabını tespit etmek ve buna nazaran bir karar vermek daha hakikat olurdu.”
Soyhan Bağcı Almanya’da bu tip bir uygulamaya gidildiğini kelamlarına ekledi.
“Aşısızlara kısıtlama gerekiyor”
Koronavirüse karşı aşılanmış olan şahıslarla ilgili bu karar alınırken, uzmanlar hiç aşı olmamış şahısları de hatırlattı. Prof. Erbaydar, “Günlük aşı sayılarının sıfıra gerçek indiğini görüyoruz. Bu noktada artık mecbur bırakıcı, şart getirici kimi tedbirlere gereksinim var. Kimseyi kolundan tutarak zorla aşı yapmak mümkün olmamalı lakin aşı olmayanların da belli alanlara girişleri belli alanlardan yararlanmaları artık kısıtlanmalı” dedi.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sıhhati Anabilim Kolu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tuğrul Erbaydar
Prof. Ünal da aşısızlara yaptırım getirilmesini dünyanın farklı ülkelerinden verdiği örneklerle savundu:
“Fransa aşı aykırılığının en yüksek olduğu ülkelerden. Lakin siyaseten başa gelmiş bir kişi oy kaybedeceğini de göze alarak aşı zorunluluklarını onayladı. Keza ABD’de birtakım kurallar getirildi. Fakat en son getirilen aşı kuralı mahkeme kararıyla durduruldu. Almanya’da bu tarafta eğilimler var. Bizde de aşılamayla ilgili zorunlulukların ortaya çıkması gerektiğini düşünüyoruz.”
Omicron ne kadar tehlikeli?
Omicron varyantının ortaya çıkmasının üzerinden yaklaşık üç hafta geçti. Bu varyantın bulaşıcılığı ve öldürücülüğü konusunda da hâlâ birçok soru işareti bulunuyor.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Kolu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necmettin Ünal
Prof. Necmettin Ünal, Omicron’un Delta’dan en az iki kat daha bulaşıcı olduğunu belirtirken, ağır hastalık oranının ise nispeten daha düşük olduğunu tabir etti.
Prof. Tuğrul Erbaydar da misal biçimde, “Yurt dışından gelen datalarda Omicron’un şimdi daha önemli, daha ağır hastalık yaptığına dair bulgu yok” dedi.
“Bugün ‘Yoğun bakımda yer yok’ diyemeyiz”
Salgının başından bu yana hastanelerin servis ve ağır bakım yükleri de daima kaygı konusu oldu. “Şu an servislerde ve ağır bakımlarda doluluk nasıl?” sorusuna Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Necmettin Ünal şu cevabı verdi:
“15 gün kadar evvel Covid ağır bakımımızdaki yatak sayısını azaltsak mı sanki diye düşünmeye başlamıştık. Lakin Omicron’un çıkmasından sonra Türkiye’de farklı bir seyir olabileceğini düşünerek yatak sayısını azaltmadık. Şu an hastanedeki Covid servis yataklarında kıymetli oranda boşluk var. Ağır bakımımızda da boşluk var lakin 15 gün öncesine nazaran iki misli hastamız var.”
Ünal Türkiye geneli için ise, “Aldığım bilgilere nazaran güney vilayetleri başta olmak üzere bir artış var. Lakin şu anda, ‘İmdat! Ağır bakımda yer yok’ diyecek bir durum yok” dedi.
Batu Bozkürk
© Deutsche Welle Türkçe
